Kütüphane

Board Game Sözlüğü: Kutu Oyunu Dünyasına Giriş Rehberi

Kutu oyunu dünyasına yeni adım atanlar için ilk başta karşılaşılan bazı terimler kafa karıştırıcı olabilir. “Draft mekaniği mi?”, “Meeple ne demek?”, “Bu oyun Eurogame mi yoksa Ameritrash mi?” gibi sorular zihninizi kurcalıyorsa, doğru yerdesiniz!

İşte masaüstü oyun kültüründe sıkça duyduğunuz terimlerin açıklamalarıyla birlikte kapsamlı bir Board Game Sözlüğü:

Genel Terimler

Board Game (Kutu Oyunu):
Fiziksel bir kutuda gelen, genellikle tahta, kart, zar ve taşlarla oynanan masaüstü oyunlarının genel adı.

Component:
Oyunun içeriğinde bulunan tüm parçalar: kartlar, zarlar, piyonlar, tablolar vb.

Setup:
Oyunun başlama hazırlığı; oyuncu yerleştirme, kart dağıtımı, taş dizilimi gibi adımlar.

Turn (Tur):
Her oyuncunun sırayla hamle yaptığı oyun içi zaman dilimi.

Round (Tur Dönüşü):
Tüm oyuncuların birer hamle yaptığı döngü. Bazen birkaç turn bir round oluşturur.

Oyun Mekanikleri

Worker Placement:
Oyuncuların işçilerini (piyonlarını) belirli alanlara yerleştirerek kaynak topladığı sistem. Örnek: Agricola, Lords of Waterdeep.

Deck Building:
Oyuncuların oyun esnasında kendi kart destesini oluşturduğu sistem. Örnek: Dominion, Clank!.

Draft:
Oyuncuların sırayla kart/piyon seçerek seçim yaptığı mekanik.

Roll & Write:
Zar atıldıktan sonra elde edilen sonuçların kağıda yazıldığı oyun türü. Örnek: Welcome To, Railroad Ink.

Push Your Luck (Şansını Zorla):
Oyuncunun daha fazla ödül kazanmak için risk alıp kaybetme ihtimaliyle yüzleştiği sistem. Örnek: Deep Sea Adventure.

Tile Placement:
Oyuncuların oyun alanına parça (tile) yerleştirerek alan inşa ettiği sistem. Örnek: Carcassonne.

Strateji & Tarz Terimleri

Eurogame:
Az şans faktörü, çok strateji barındıran; genellikle kaynak yönetimi temelli oyunlar. Örnek: Catan, Terraforming Mars.

Ameritrash:
Hikâye odaklı, yüksek şansa ve çatışmaya dayalı oyunlar. Örnek: Zombicide, Arkham Horror.

Co-op (Kooperatif):
Tüm oyuncuların birlikte kazanıp kaybettiği oyunlar. Örnek: Pandemic, Forbidden Island.

Solo Mode:
Oyunun tek başına oynanabilir versiyonu.

Competitive (Rekabetçi):
Oyuncuların birbirine karşı mücadele ettiği oyun tipi.

Oyun Bileşenleri

Meeple:
“Miniature People” kelimesinden türemiştir. Tahta küçük insan figürlerine verilen genel isim. Eurogame’lerin ikonik sembolüdür.

Board (Tahta):
Oyunun oynandığı ana alan.

Card (Kart):
Bilgi, kaynak, olay ya da aksiyon içeren oyun kartları.

Dice (Zar):
Oyun içinde rastgelelik unsuru sağlayan çok yüzlü zarlar. D6 (6 yüzlü), D20 (20 yüzlü) gibi adlandırılır.

Miniature (Minyatür):
Detaylı, genellikle boyanabilir figürler. Özellikle savaş oyunlarında kullanılır.

Oyun Aşamaları & Sonuç

Victory Points (VP):
Oyunun sonunda kimin kazandığını belirleyen puanlar.

Endgame (Oyun Sonu):
Belirli bir koşul sağlandığında oyunun bitişi. Örn: Belirli sayıda kart bitince, biri hedef puana ulaşınca…

Replayability:
Oyunun tekrar tekrar oynanabilirliği. Her oynayışta farklı sonuçlar doğurabilme kapasitesi.

Analysis Paralysis:
Oyuncunun çok fazla seçenek arasında karar verememesi. (Kutu oyunlarının “kararsız oyuncu” sendromu.)

Ekstra Terimler

Filler Game:
Kısa sürede oynanan, genellikle basit kurallara sahip oyunlar. Örnek: Love Letter, Sushi Go!.

Gateway Game:
Yeni başlayanlar için ideal olan, öğretmesi kolay oyunlar. Örnek: Ticket to Ride, Dixit.

Crunchy Game:
Karmaşık kurallara ve derin stratejiye sahip oyunlar. Beyin yaktıran tür.

House Rule:
Oyuncu grubunun kendi aralarında koyduğu, resmi kurallarda olmayan ek kurallar.

Oyuncu Jargonu & Argo Terimler

Punchlamak (Punch Out):
Yeni bir kutu oyunu aldığınızda içindeki karton parçaların tek tek çıkartılması işlemine “punchlamak” denir. Özellikle token, para, kart veya harita parçaları bu şekilde “kartondan çıkarılır.” Oyuncular arasında “Punchlamak terapi gibi geliyor” diyenler hiç de az değildir!

Zırzop Zar (Curse Dice / Troll Dice):
Hiçbir zaman yüksek atmayan, oyuncunun başını yakan zarlar için kullanılan espirili bir ifadedir.

Combo Patlatmak:
Oyun sırasında bir hamlenin başka bir hamleyi tetikleyip zincirleme şekilde büyük bir avantaj yaratması. “Abi çok iyi combo patlattım, 3 hamlede 12 VP topladım!”

Kart Saymak:
Bazı oyuncuların diğer oyuncuların oynadığı ya da kalan kartları aklında tutarak strateji belirlemesi. Genelde “Kardeşim bu kadar kart sayılmaz ya” tepkisine yol açar.

Meeple Ayarlamak:
Worker placement oyunlarında işçilerin (meeple) oyun alanında en verimli şekilde yerleştirilmesi için yapılan planlamaya denir.

Tur Hırsızı:
Kendi sırası gelmeden ya da fazladan hamle yapmaya çalışan oyuncuya takılan lakap.

Ev Kuralları (House Rules):
Oyuncuların, oyunun resmi kurallarını değiştirip kendi grup dinamiklerine göre uyarladığı kurallar. “Biz bu oyunu 5 kişi oynuyoruz ama bir iki kuralı değiştirdik, ev kuralı.”

Kutuyu Açıp Kokusunu Çekmek:
Yeni gelen oyun kutusunu açınca duyulan karton ve kart kokusunu içine çekme ritüeli. Evet, bu da kültürün bir parçası. 😄

Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

To Top